Ana içeriğe atla

DENİZLERİNE VE İÇİNDEKİ BİYO ÇEŞİTLİLİĞE SAHİP ÇIK !

Düzce Üniversitesi tarafından düzenlenen, Deniz Canlılarının Korunmasına Yönelik Çalışmaları ve Turizm ile bağlantısının  anlatıldığı panelde; Yrd. Doç. Deniz Yağlıoğlu,Yrd. Doç. Emre Okan, denizlerin ve deniz canlılarının korunmasının önemini anlattılar. Yrd. Doç. Arif Güngör ise, Denizlerinin korunmasının ve deniz canlıların devamlılığının turizme katkısını anlattı.





"Denizlerimizi Koruyamadığımıza, Yasalar da yapılan düzenlemelerin yeterli olmadığına ve en önemlisi ödünç olarak devraldığımız Dünya'mızı gelecek kuşaklara miras olarak bırakabilmemiz için, duyarlı olunması gerektiğine" vurgu yapılan panelde;  "Karadeniz de geçmişte var olan bir çok balığa artık rastlanmadığı, hamsinin ise giderek azalmaya devam ettiği" söylendi. 




Aşağıdaki balıkların yerini daha önce bölgemizde rastlamadığımız türler aldı.

KILIÇ BALIĞI

MERSİN BALIĞI

PİSİ BALIĞI

USKUMRU

BU BALIKLAR GİDEREK YOK OLURKEN YERİNE , BALIK YUMURTALARI İLE BESLENEN TÜRLER GELDİ.


DÜNYA'DA YASAKLANAN KUM MİDYESİ AVCILIĞI'NIN  TÜRKİYE'NİN DENİZLERİNDE YAPILMAYA DEVAM EDİLMESİ; DENİZLERİMİZDEKİ BİO ÇEŞİTLİLİĞE ZARAR VERİYOR.

Su Ürünleri Kooperatif Başkanı Mustafa Karakaş, " Dünya'da yasaklanan Kum midyesi avcılığının Türkiye’de hala  serbest bırakılmasını" eleştirdi ve "avcılığın yapıldığı alanın balıkların üreme alanları olduğunu ve trol yöntemiyle yapılan su altı tarama avcılığıyla, balıkların yumurtlama bölgelerinin tahrip edildiğini" söyledi. Ayrıca " Dalyanların yumurtlamak için bölgeye gelen balık sürülerinin önünde engel oluşturduklarını, ağların belirlenen ölçülerden çok daha uzun olduğunu, gerekli kontroller yapılmadığı için, bu ağlarla derinlere kadar yapılan tarama yöntemiyle, balıkların kökünün kurutulduğunu" açıklayan Karakaş, "Ciddi önlemler alınmadıkça, balıkçılığın geleceğinin olmadığını ve kalan balık türlerinin de kaybolacağını" söyledi.



KUM MİDYESİ AVCILIĞI YASAKLANMADIKÇA, AKÇAKOCA'NIN O GÜZEL SİYAH İNCİ KUMU DA ÇEKİLMEYE DEVAM EDECEK. 








Atalarımızdan miras olarak; ödünç aldığımız dünyayı ve nimetlerini korumak ve gelecek kuşaklara devretmek gibi bir borcumuz var; "Kefenlerimizin cebi yok" O yüzden gelecek kuşakların lanetine değil, duasına ihtiyacımız olduğunu unutmayalım. Ve dünyamızı, çevremizi, doğamızı koruyalım.

Dohaycan Derneği Başkan Yardımcısı Mükafat Ata sunumu sonuna kadar ilgi ile izledi. "Dernek olarak bu konuya ve soruna da el atılması gerektiğini" söyledi.
Resim yazısı ekle

Denizlerimizin geleceği için önemli olan böylesi bir panele katılımın düşük olması, Başkan Yardımcısı Suat Madenci dışında; Balıkçı kooperatifinden 2 kişinin katılması düşündürücüydü. 
Ticaret Lisesi'nden öğrenciler getirilmese, boş salona sunum yapılacaktı. 


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ÇINAR CADDESİ'NİN YENİ MEKANI "FINDIK CAFE" ADI GİBİ SEVİMLİ VE ŞIK

Çınar Caddesi'nde yeni açılan "Fındık Cafe" şirin mi şirin görüntüsüyle, s evecen, g üler yüzlü g enç sahipleriyle insanı adeta içine çekiyor. Bizler dilsiz canlılara merhamet etmeyen, nobran işletme sahiplerinin işlettiği mekanlara gitmek zorunda kaldığımızda kendimizi diken üstünde oturmuş gibi hissediyoruz. Çünkü dilsiz bir canlıya merhameti olmayan insanın gözünde siz sadece para getiren bir müşterisiniz. Fındık Cafe gibi sevgi dolu mekanlar da ise sıcak, samimi ve de o insancıl ha va ile içti ğimiz çay ballı, kahve hatırlı oluyor. Pozitif duygularla dolu, huzur buluyoruz bu mek anlarda. Akçakoca'da fırtınadan birçok yerin dağıldığı gece Fındık Cafe kendisine sığınan bir cana kucak açtı. Sahipleri tarafından terk edilmiş veya ilgilenilmeyen köpek doğurmak üzereydi. Fındık Cafe sayesinde yavruları hayatta kaldı. Yüreği güzel işletme sahiplerinin elinden çay içmek kadar güzel birşey yok. Kahvaltı yapmak isterseniz, telefon ile rezervasyon yaptırab...

ÜMRAN ÇÖPLÜĞÜ'NÜN DOĞAL PARKA DÖNÜŞÜMÜ İÇİN PROJE ORTAKLARI ARIYORUZ!

BELEDİYE ÇÖPLÜK ALANINI BİZE VERSİN, ÜNİVERSİTE VE  DERNEKLERLE  ORTAK   PROJE YAPALIM...  (AŞAĞIDA HAZIRLADIĞIMIZ TASLAĞI PAYLAŞIYORUZ.  BU KONUDA DESTEK VERMEYE HAZIR KİŞİ VE  KURUMLARLA GÖRÜŞMEYE VE İŞBİRLİĞİNE HAZIRIZ.  ÜMRAN BORU ÇÖPLÜĞÜ BİRKAÇ PARÇAYA AYRILARAK; 1-) BOTANİK BAHÇESİ VEYA HOBİ BAHÇELERİ : AĞAÇLANDIRMA İLE BİRLİKTE, KARADENİZİN ÇOK ÖZEL BİTKİLERİNİN HARMANLANDIĞI BİR BÖLÜM.: Botanik bahçesinde %80 engelli çalışanlar olmalı. ( Düzce Üniversitesi Ziraat Fakültesi ile birlikte) 2-) YÜRÜYÜŞ VE SPOR ALANLARI : Bisiklet yolları, engelli sporlarının yapılabileceği bölümler, yürüyüş yolları, denize doğru gençler için tırmanma bölümleri, paten ve su kayağı bölümleri engelliler ve yaşlılar için asansör, su kayağı… VE PARKIN DENİZLE BULUŞTURULMASI. 3-) HAVYAN SEVGİSİ EĞİTİM PARKI : Nuh’un gemisi konseptine uygun olarak, bilinen en eski canlı türünden, günümüze ulaşan, ulaşamayan canlıların bilgi...

Ağustos Böceği ile Katamaran

MÖ 6. yüzyılda yaşamış, eski Yunan masalcısı Ezop’un   masal kahramanları hayvanlarmış... Bu masallardan Ağustos Böceği ile Karınca’nın masalını bilmeyen yoktur. Masal, eğlenmeyi çok seven Ağustos Böceği ’nin bütün bir yaz şarkı söyleyip, eğlenirken, tam tersini yapan Karınca ’nın bütün yaz çalışarak, kış için erzak deposunu doldurduğunu anlatır. Ve acımasız kış gelir, Ağustos böceği bütün yaz eğlenmekten ambarına yiyecek koymaya zaman bulamamıştır. Çaresiz aç kalınca komşusu Karınca’nın kapısını çalar. Karınca’nın cevabı kıştan daha acımasızdır; “Madem bütün yaz saz çaldın, oynadın, şimdide oyna öyleyse” der ve kapıyı Ağustos Böceğinin yüzüne kapatır... Bu masalı çocukluğumdan beri çok acımasız bulmuşumdur; Ağustos Böceği’nin bütün yaz sıcaktan, çalışmaktan yorulmuş karıncalara ve diğerlerine şarkılar söyleyerek, neşe katarak hayatlarını kolaylaştırdığını düşündüğüm için acımasız bulmuşumdur. Eğer arkadaş olmayı başarsalardı; Çalışmaktan başka amacı olmayan Karınca ile e...