Akçakoca'da Sörf

RESİM ÖĞRETMENİ RECEP ALİ TANIŞ ÖĞRETMENİN GEÇEN YIL BAŞLATTIĞI RESİM KURSLARI DEVAM EDİYOR. Geçtiğimiz yıl hiç resim yapmamış velilere kurs verdikten sonra yaptıkları resimleri, Özkök Kültür Evi'nde sergileten idealist Resim Öğretmeni Recep Tanış, bu yıl yağlıboya kursunun yanında  karakalem kursu da veriyor. İnsanlara resmi sevdirmek ve bilgilerini paylaşmak dışında hiçbir karşılık beklemeden zamanını öğrencilerine ayıran Recep öğretmenin öğrencileri her geçen gün artarken, her yaştan ve meslekten kurslara gelen öğrenciler objelere farklı bir gözle bakmanın ve onları yeniden yaratmanın yollarını öğreniyorlar.                

AKÇAKOCA HUZUR EVİ MÜDÜRÜ GALİP KABAKLARLI, KIZILAY HAFTASI İLE İLGİLİ OLARAK YAPILAN TOPLANTIDA " İNSANIN EN ÖNEMLİ İHTİYACININ GÜVENLİK İHTİYACI OLDUĞUNA" DİKKAT ÇEKTİ. KIZILAY HAFTASI NEDENİYLE YAPILAN ETKİNLİĞE HUZUR EVİ SAKİNLERİ YAPTIKLARI ÇALIŞMALARLA DESTEK VERDİLER.   Huzur evi konuklarından Ayşe Batok Hanımefendinin 1900'lü yıllara ait fotoğraflara bakarak yapmış olduğu resim çalışmalarından oluşan sergi, Kızılay haftasına renk kattı. Huzur evine yerleşmekle hayatın bitmediğini, yaşamın renklerini içinde taşıyan insanın, her koşulda üretimden kopamayacağını izleyicilere birkez daha hatırlatmış oldu. Ayşe Hanım, Dolmabahçe Sarayı'nın o yıllara ait fotoğrafını bulamadığı için, sergisinde olmasını istediği en önemli parçanın eksik olduğunu dile getirse de, biz O'nun bu yaşama ve sanat azmiyle o parçayı da tamamlayacağına inanıyoruz.   Sergide ayrıca diğer huzurevi sakinlerinin de çalışmaları yer aldı . Cevat Erol Beyin çalış

AKÇAKOCA NEREYE KOŞUYOR ? Tek katlı ve bahçeli evler birer birer yok oluyor. Ayazlı Mahallesinden Çuhallı Plajının görünümü. Yeşil Akçakoca yok artık :( Televizyon kanallarında dolaşırken, Positano isimli bir İtalyan kasabasının tanıtımına takılıyorum. Positano, dik bir yamaca kurulmuş bir balıkçı köyüymüş zamanında. İkinci dünya savaşından sonra da dünyanın heryerinden gelen turistlerin, sanatçıların akınına uğramış. Binlerce turisti ağırlamış, ama; kasaba, oteller zincirine dönüşmediği gibi, teknelerin yanaşması için bir iskele bile yapılmamış…( iskelesi bile olmayan balıkçı köyü?) Aynen korunmuş yani.                               Positano- İtalya Balıkçı Köyü İzlerken Akçakoca’yı düşünüyorum… İçim sızlıyor. 1950’ lerde Dünya turizmine açılmayı başarmış kasabamızın otuz yılda nasıl beton yığınına dönüştüğünü ve hala dönüşmekte olduğunu görmek; Akçakoca’nın yeşiline ve hırçın denizine aşık olan herkes gibi yüreğime dokunuyor. Betonlaşmayı durdurmak için söylenmekte

-LİMAN BÜYÜTÜLÜRSE AKÇAKOCA SON KALAN KUMUNU DA KAYBEDECEK Mİ? -BÜYÜTÜLECEK LİMANDA KARADENİZ'E AÇILMAYA CESARET EDEN KAÇ YATÇI KONAKLAYACAK? - YAT LİMANI OLURSA BALIKÇILAR ORADA BARINABİLECEK Mİ? - YAT LİMANI İŞLEVSİZ KALIRSA LİMAN TÜMÜYLE AKÇAKOCA DIŞINDAN GELECEK BALIKÇI TEKNELERİNE Mİ EV SAHİPLİĞİ YAPACAK? -KARADENİZ'iN BALIK SEVKİYATI AKÇAKOCA LİMANI ÜZERİNDEN Mİ YAPILACAK? - KAMYONLAR ŞEHRİN MERKEZİNDEN Mİ SEVKİYAT YAPACAK? - BALIKÇI KÖYÜNE DÖNÜŞECEK AKÇAKOCA'DA TURİZM BU ŞARTLARDA GELİŞEBİLİR Mİ? BİRİLERİ KUYUYA TAŞ ATTI, ÇIKAR ÇIKARABİLİRSEN...

AKÇAKOCA KUMSALINI BİTİRMEK İÇİN 1. MENDİREK, 2. MENDİREK VE ŞİMDİ 3. GELİYOR! YAT LİMANI MI OLACAK? KUM HOKKASI MI? 1. MENDİREK, MERKEZ VE ARMUTÇU PLAJINI, 2. Sİ ÇINAR PLAJINI BİTİRDİ. SIRA ÇUHALLI PLAJINA MI GELDİ?   T.C. ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANLIĞI XIII. BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ ADINA "BALIKÇI BARINAĞI MENDİREK VE RIHTIM İLAVESİ" HAKKINDA ÇED RAPORUNU HAZIRLAYAN FİRMA YAPTIĞI SUNUMDA YAT LİMANI PROJESİNİ ANLATTI. PROJENİN YAPIM AŞAMASINDAKİ ÇEVRESEL ETKİLERİNE KISACA DEĞİNEN FİRMA, OLABİLECEK ÇEVRESEL TAHRİBATLAR HAKKINDA AYRINTILI BİLGİLENDİRME YAPAMADIĞI GİBİ, YAT LİMANI SONRASI OLABİLECEK TAHRİBATLARLA İLGİLİ ÇALIŞMALARIN TAMAMLANMADIĞINI, HENÜZ BİLGİLENDİRME AŞAMASINDA OLDUKLARINI SÖYLEDİ. KALE PLAJINDAN KAYABAŞINA KADAR UZANAN PLAJDAN BİR TEK BU PLAJ ( ÇUHALLI PLAJI) KALDI...

BU YAZ AKÇAKOCA'DA GÜRÜLTÜ BİR TÜRLÜ KESİLMEDİ. Yol inşaatları, Cittaslow adayı kenti taçlandıran (!) 5-7 katlı apartman inşaatları derken Fındık sezonu da geldi ve fındık ayıklama makinesinin saat 17:00 'de başlayıp 22:00 'lere varan gürültüsü tuz biber ekti. Görüntü kirliliğiyle limana kitch bir eğretilikle; sözde çocuklar eğlensin diye, doğru dürüst önlem alınmadan kurulan uyduruk lunapark'ın gürültüsü ise Diapolis, Sky Tower otel müşterilerini, limandaki restoranlarda kafa dinlemeye gelmiş turistleri kaçırmak için özel siparişle çağrılmış sanki. AMA BEN BUNLARDAN ŞİKAYETÇİ OLAN, ZABITAYI ARAYAN KİMSEYİ DUYMADIM! O nedenle Akçakoca'da bu yaz boyu bitmeyen gürültünün tek suçlusu var KÖPEKLER! Köylerden bırakılan ve uygun beslenme odaklarını "insan" olarak; (Akçakoca kent Konseyi ve Haytap olarak yaptığımız tüm girişimlerimiz, emeklerimiz sonuçsuz kalınca) oluşturamadığımız için aç kalan köpekler, insanlar sokaklardan çekilmeye başlayınca yiyecek bulmak

BAYRAKLAR ARASINA SIKIŞTIRILMIŞ HALK PLAJI Akçakoca Belediyesi, 4 yıldır Akçakoca Kaymakamlığından talep ettiği plajlara, son anda kavuşunca, ilan vb. prosedürlerle kaybedecek vakti kalmadığı için, kiralama ihalesini Festival Komitesi üzerinden yaparak; apar topar kiraya verdi.Böylece, Belediyenin hizmet vermesi için özlemle beklenen Çuhalı plajı,1 Haziran-1 Ekim 2013 tarihleri arasında, ikisi otel olmak üzere 7 kişiye 20 metrelik bölümlerle kiralandı ve kiralayanlar tarafından bayraklarla bölünerek, halkın ücretsiz olarak istediği yere oturma hakkına yasak getirilmiş oldu. Kiralayanlar işgaliye bedeli olarak ödemeyi taahhüt ettikleri yüksek bedeli (4.000 TL) karşılayabilmek için alanlarını koruma altına almak ihtiyacı hissettiklerini belirtirken; vatandaşa hoşgörüyle yaklaşıp, şemsiyesini şezlongların arasına koymasına “göz yumanlar” olduğu gibi “ kalk git kardeşim, buraya park edemezsin “ tavrıyla vatandaşı kovalayanların da olduğunu görmek mümkün. Geçmiş dönemlerde; kiracıların,

ÇUHALLININ GİRİŞİNDE BİR AMBLEM : PARLAYAN KENT AKÇAKOCA YOL YAPMAK İÇİN TOPRAĞA BETON DÖKMEMİZ YETMEDİ, REKLAM AMBLEMİ YAPACAĞIZ DİYE ÇİRKİN BİR BETON YIĞINI DÖŞÜYORUZ, PARK ALANLARINA ! BU AMBLEM; " DAM ÜSTÜNDE SAKSAĞAN" TÜRKÜSÜNÜ ÇAĞRIŞTIRIRKEN, ÖZENE BEZENE HAZIRLANIP, GÜZELLİK YARIŞMASINA KATILACAK KIZIMIZIN KAFASINA SON BİR RÖTÜŞ OLARAK KÜLLAH GİYDİRİLMESİNE BENZİYOR. ORAYA KÜÇÜK BİR FİSKİYE, HAVUZ VB. BİR TAMAMLAYICI UNSUR BEKLERKEN TAŞ SEMBOL YAPILMASI ÇUHALLI HALKINDA BÜYÜK BİR HAYAL KIRIKLIĞI YARATTI. ÇUHALLI ESNAFI DA BU ANLAMSIZ VE ÇİRKİN SEMBOLÜN ORAYA YERLEŞTİRİLMESİNİ ANLAMAYA ÇALIŞIYOR.

AKÇAKOCA KENT KONSEYİ, YUKARI MAHALLE SAKİNLERİNİN ÖZVERİLİ KATILIMLARIYLA 13- 14 TEMMUZ TARİHLERİNDE ŞENLİK DÜZENLEDİ.  Akçakoca'nın en eski yerleşim merkezlerinden olan Yukarı Mahalle Sakinleri, misafirperverlikleriyle, el işi ürünleriyle, bahçede yetiştirdikleri sebze ve meyveleriyle mahallelerinin sokaklarında bayram havası yaşattılar. Şenliğin Ramazan ayına denk gelmesi nedeniyle; geçen yıl gerçekleştirdikleri iftarın çok daha büyüğünü yaptılar.13 Temmuz Akşamı düzenlenen şenliğin iftar sofrasına katılım oldukça yoğundu. Mahallenin becerikli ve vefakar Kadınlarının, elleriyle hazırlamış olduğu yemekler konuklara ikram edildi. İftar Sofrasında; çeşit, çeşit çorbalar, etli ve zeytinyağlı dolmalar, mancarlı pideler, kaşık mantısı, salatalar, melengüççe, baklava ve değişik tatlılardan oluşan zengin bir menü vardı. Kalabalık beklenenin üstünde olduğu için herkes, herşeyi tadamasa da kimse aç kalmadı.    Akçakoca Belediyesi Başkan Yard. Turgay Çakmak ve Akçakoca Kent Kons

"Şirin mi şirin Gecekondu evleri Samsun asfaltında otomobiller Ne güzeldir orada olmak şimdi" Erdoğan Keskin Akçakoca Kent Konseyi'nin girişimiyle 4 Temmuz 2013 tarihinde Bekir Özkök Kültürevi'nde Akçakoca'lı 2 Ressamın sergisi açıldı. Orhan Ersoy ve Erdoğan Keskin'in resim çalışmalarından seçkilerin yer aldığı sergide; giderek betonlaşan, etrafımızı kuşatan ve dikey yükselen apartmanlardan önceki yaşamın izleri vardı. Özellikle tek katlı gecekondu resimleri, 70- 80'li yıllara götürdü beni. Köyden ekmek parası için göçüp, kentin girişine derme çatma evler yapan, fabrikalarda çalışan ve işçi sınıfı hareketinin önemli bileşenlerini oluşturan gecekonduların daha sonra nasıl aşağılama içeren Varoşlar diye evrildiğini gördük. Mülksüzlerin mülk edinme haklarının hazine toprağını işgal ederek olamayacağı sonucuna nasıl ulaştık, bilmiyorum? Ama gecekonduların yıkılıp, yerine plazaların yapılmasına ses çıkarmadık ve "medeniyet" olarak ka

AKÇAKOCA KENT KONSEYİ VE DÜZCE ÜNİVERSİTESİ'NİN ORTAKLAŞA DÜZENLEDİĞİ PANELDE "KÜRESEL İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ VE AKÇAKOCA'NIN GELECEĞİ" TARTIŞILDI.  Panelin açılış konuşmasını yapan Belediye Başkanı Fikret Albayrak; Çevrenin korunmasının önemli olduğuna dikkat çekerek, yönetimlerin artık halka danışmadan birşeyler yapmasının doğru olmadığının altını çizdi ve;  " Çuhallı'da halkın fikrini almadan Çınarları kesmekle büyük hata yaptık" dedi. Balık popülasyonunun; suların ısınmasıyla yağlanarak kuzeyden kıyılarımıza gelen hamsilerin giderek azaldığı, denizlerimizde görülen mersin balığı gibi birçok çeşitlerin kaybolduğu bir sürece girdiğimizin altı çizilen panelde; Ülkemizin giderek su fakiri ülke olmaya doğru gittiğine dikkat çekildi.   Akdenizin suyunun giderek çok fazla ısınmasıyla birlikte ( Akkuyu santrali) Karadeniz bölgesinin turizm açısından avantajlı hale geldiğinin anlatıldığı panelde; Etrafının Organize sanayi bölgeleriyle çevrili ol