Bu sabah odamı aydınlatan gün ışığı ile uyanmak içimi tarifsiz bir sevinç ile doldurdu. Pencereyi açtım, gün ışığını selamladım... Dışarıdan kuşların cıvıltıları geliyordu. Hala seslerini duyabildiğim ve yok olmadıkları için şükrettim. 10 yıl içinde etrafım yüksek binalarla cevrilirken, henüz kıyıma uğramamış ağaçlara, çalılara teşekkür ettim ve giderek azalırlarken onları korumaya gücüm yetmediği için özür diledim. Böylesine güzel bir günde dışarı çıkıp sahilde yürüsem, Denizin kokusunu içime çeksem... Ama ; sen geldin corona. Öyle bir geldin ki, bütün hayatımızı alt üst ettin. Sevdiklerimize dokunamaz, sokaklara çıkamaz olduk senin yüzünden. Olmazsa yaşayamayız sandığımız herşeyden; seyahat etmekten, uçaklara, trenlere, otobüslere, son model arabalarımıza binmekten korkuttun bizi. Oysa onlara sahip olmak için ne çok çalışmıştık. Onları üretmek için verimli toprakları işgal etmiş kocaman fabrikalara çevirmiştik. SEN NE YAPTIN CORONA? Bizi eve mahkum ettin. Sağl...
Akçakoca'nın doğası, tarihi, turizmi, kültürü, insanı, sosyal mekanları, ihtiyaçları, eksikleri, güzellikleri ve yok olan değerleri, korunması gereken doğası, florası, hayvanları....